mutsuzluk gülümseyerek gelir, adıyla süslenmiştir;
banliyo treninde rastladığımız
sınav saatini kaçırmış liseli kız,
hep kazanırsın ey çözümsüzlük!
ey otobüssever ey troya yolcusu!
anımsarsın günlerce konuşup durmuştuk
o ib(ipekböceği) sesli kadını;
birinin gronland’ı olmaya hazırlanıyordu.
iki çay söylemiştik orda, biri açık,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
———————————————-
bir mineli altın saat,
bir altın köstek ve madalyon
bir roza maşallah,
on iki miskal inci.
madalyonunu ve boncuğunu
ittim içeri,
gözlerimizin dibi karıştı
dağyollarının uzak dumanı gibi.
ve konsolun üstünde noksan bir gümüş kutu
keşke yalnız bunun için sevseydim seni
————————————————
bir kış göğü gibi o saat alçalır ölüm,
yalnız işitme duyusu kalır ortada.
asya kentleri yürür dururlar,
höyükler burnumda hızma.
uzakta dev bir damla:pırıl pırıl pencap!
tabanlarından kayıp duran sütunlar
yitmiş bir geleceğin işaret parmakları:
horasan uykusuna havlayan köpekler, buhara.
uzaklara bir bakışın vardı kafeteryada
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
———————————————
daha ben ilk kazmayı vurmadan
elime gelen karabitki’li testi,
nefertiti’nin mutfağı sayılan yerde
koyu sır yeni hicret yollarını kesti.
terimler eşekarıları sözcüklerin,
acımasızdırlar, adsız ve sueldirler,
önlerine katarak insan ve hayvan listelerini
sabah akşam kapınızın önünden geçirirler.
fazıl hüsnü diyor ki, ne diyor fazıl hüsnü?..
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
————————————————-
aralık 1985’te o salonda
kişi nasıl kestirebilirdi ileriyi?
siz, kazıbilimler, alınyazısıbilimler,
geçsin yıllar geçsin, seneler gibi.
olur mu anımsamamak onaltıncı louis’yi
14 temmuz 1789 akşamı, louis,
şöyle yazmamış mıydı defterine:
“bugün kayda değer bir şey yok..”
“kehanet” adlı kısacık bir şiir buldum
keşke yalnız bunun için sevseydim seni
———————————————–
bilgisayar olarak kullanmış bir gölü
selçukluya pragmalar taşıyan gazali
bir ilk aptallığı düğüm sayarak
yadsımış dört yanı hep yukarı bakmış.
bu yüzden önündeki ayna kırılır kırılmaz
intihar etti sayılmış tasavvuf ehli,
yine bu yüzden doğduğu an
kaymaya başlamış osmanlı yıldızı,
baktım yeri toparlıyor ayak izleri
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
——————————————–
gece bitkilerinden korkuyorum,
hayır geceleri bitkilerden!
gizlenirken vurulmuş ulaklara ağıttır
bana açtığın her telefon.
iki kalp arasındaki en kısa yol:
birbirine uzanmış ve zaman zaman
ancak parmak uçlarıyla değebilen
iki kol.
an ki fiskiyesi sonsuzluğun
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
—————————————–
helena kadar eski gidişin
atlas duvarına astığın saten çarıklar
paris’te matisse’i vurdular çıplak
aynı gözlerle baktığın mavi
karnını hatırlıyorum son sıcaklığın
soğuk bir aya bakıyorduk denizde yüzen
habersiz gülüyordun
annem de değildin üstelik
son çırpınışımdın sen insanlar arasında
keşke yalnız bunun için sevseydim seni
———————————————–
varamayan bir otobüs bekliyorum
istiyorum elmayla devrilen bir muavin
tabutunda çıkartılırken kapıdan
unuttuğu gözlüğünden bir yabancı gülümsesin
bir kapı arkası sözü veriyorum
bahar yeşil güz sarı bir etek altı beyazlığı
kışa hüzün vadediyorum
ilkini tutamadığım biraz geç
metinler yazdım toplasan hepsini hiç
keşke yalnız bunun için sevseydim seni
————————————————–
kuyruğu kendisinden uzun pencerende
bir sincap gördün de duymadın
yorgundun belki akşamı karşılıyordu kuşlar
belki söylemedi adını almayı düşündüğün ay
sana ilk kehanetim karanlığa benzerdi
çorakta bir nilüferdi ilk şarkım
belki biliyordum hiç unutmayacağımı
hoyrat bir baba gibi çekip gitmek istedim
seninle geçen her anı bir ömre değiştim
keşke yalnız bunun için sevseydim seni
——————————————————-
binmeyi öğrendin mi huysuz bir ata
şehir değiştirmeyi öğrendin mi nedensiz
yıldızlar düşüyordu çoktan bir ölü
kefensiz pencerende hangisi bilmediğim
dolaşıyordum sokak sokak
izlerini aradığım bir mahallenin
çoktan gittiğin bir meriç akıyordu yanımdan
ıslak mimozalarında bahçelerinin
ben sana her şehirde biraz geç kaldım
keşke yalnız bunun için sevseydim seni
————————————————–
gölge ne severse kendini var edeni
kaçar ve korkarsa ışıktan
gene bir pus hatta belki gene sis
oysa düşünmez kimse siluetini
bir dere malikanesinde korkusuz
ellerini düşürdüğün pencereyi de buldum
siliyordun izlerini bütün kapılardan
kalıyordu bırakmayı önleyemediğin kokun
bana uzaktı her şey sana o kadar yakın
keşke yalnız bunun için sevseydim seni
———————————————–
kuşlar toplanmışlar göçüyorlar
keşke yalnız bunun için sevseydim seni..
1.
‘hiçbir şeyim yok akıp giden sokaktan başka
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
2.
‘öyle salınarak geçince önümden cilveli
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
3.
‘bana uzaktı her şey sana o kadar yakın
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
4.
‘ben sana her şehirde biraz geç kaldım
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
5.
‘seninle geçen her anı bir ömre değiştim
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
6.
‘metinler yazdım toplasan hepsini hiç
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
7.
‘son çırpınışımdın sen insanlar arasında
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
8.
‘ikinci bir pırıltı var senin bakışlarında
keşke yalnız bunu için sevseydim seni’
9.
‘an ki fiskiyesi sonsuzluğun
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
10.
‘eşiklere oturmuş bir dolu insan
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
11.
‘baktım yeri toparlıyor ayak izleri
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
12.
‘ “kehanet” adlı kısacık bir şiir buldum
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
13.
‘fazıl hüsnü diyor ki, ne diyor fazıl hüsnü?..
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
14.
‘hızla geçen otobüslerin ardında benzeşmek..
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.’
15.
‘uzaklara bir bakışın vardı kafeteryada
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.’
16.
‘bir başına arşınlıyor bir adam mavi treni
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’
17.
?yürütüyoruz bütünlemeye kalmış bir sessizlikte
keşke yalnız bunun için sevseydim seni?
18.
?bir şey var, ancak makilerin orda söyleyebilirim,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.?
19.
?iki çay söylemiştik orda, biri açık,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni?
20.
?uzaklardaydın, oracıkta, öbür kitada,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.?
21.
?ve konsolun üstünde noksan bir gümüş kutu
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.?
22.
?ortaoyunumuzun dekoru bir kağıt mendil
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.?
23.
?iyi anlarında sesin kalınlaşıyor
keşke yalnız bunun için sevseydim seni?
24.
?senaryocu bayanla bir bankta oturuyoruz
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.?
25.
?seni o kadar yakından görünce,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.?
26.
?kuşlar toplanmış göçüyorlar
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.?
CEMAL SÜREYYA
Seni yalnız bunun için sevseydim - Yorumlar
Yapılan Yorumlar
BENZER İÇERİKLERİlginizi çekebilecek diğer içerikler
Yürüyen Merdivenler 10 Mayıs 2011
Çılgın Projelere İhtiyacımız Var 10 Mayıs 2011
Bugün sabah olmadı onlar için 10 Mayıs 2011
Macera mı? Güven mi? 24 Aralık 2010
SOSYAL MEDYADA BİZSitemizin sosyal medya hesapları
ÖNE ÇIKAN KATEGORİLER
FACEBOOK'TA BİZ
Hoşgeldiniz
kelebek.gen.tr – kelebek mirc - Tüm Hakları Saklıdır