hiç bir gölge kendisinin kuytusu ötesinde bir yerlerde ölümü tatmamıştır….
Ah saatlere hapsolmuş mucize….
Ve avuçlarıma bırakılmış cennet kokulu sevda…
Ah ruhuma serpiştirilmiş bir damla taze hayat….
Evet ömrüme ömür katan notası kayıp o muhteşem melodi, uzağa yenik düşen sesin, nefesin….,
Kan ter içinde alnımı sevdanla siliyorum,,
bir kasım cumartesisi vaktinden evvel düşüyorum dibi görünmez kuyuya….
aynı gün 4 mevsimi bi arada yaşayan o kentin deli rüzgarlarında, ve güneşin nurunda düşlüyorum seni….
yağmur kokan benliğimle deniz kokulu türkülerle sızıyorum ruhuna öylesine yavaştan….
Sana geliş yollarımın çıkmaz olduğunu bile bile koşuyorum….
Mevcudiyetimin amaçlarından biri halini alma yolunda,, bir ömür miktarı kadar gülümseme olmaya geliyorum…
Gözlerinde yaşlanmayı dileyerek,,, Menzilimi sana çeviriyorum….
Bir mucizenin olmayana yakın noktasındayken şimdilerde…
Benliğim varlığınla sonlansın…
Yeşil bilyelerin içine sakladığım türkülerimi yüreğinle kundakla….
Yalanlarla bitap düşen fikrimi gözlerinle tazelendir….
Göçüm sana..Yollarım sana..
Gözlerimi kapattım,,, sesinle kanatlandır….
Uçur rengini bilmediğim iklimlere…
Bir ömür miktarı gülümseme olmaya geliyorum…
Çıkmazları çiçeklendir ellerinle….
Giderken benden dirhem dirhem,, sen olmaya geliyorum…