Bilişim suçları konusunda herkesin ittifak ettiği bir tarif yoksa da en geniş kabul gören tarif Avrupa Ekonomik Topluluğu Uzmanlar Komisyonu`nun Mayıs 1983 tarihinde Paris Toplantısı`nda yaptığı tanımlamadır.Bu tanımlamaya göre bilişim suçları; “Bilgileri otomatik işleme tabi tutan veya verilerin nakline yarayan bir sistemde gayri kanuni,gayri ahlaki veya yetki dışı gerçekleştirilen her türlü davranışlardır. Türk hukuk sisteminde , gerek ceza kanununu ve gerekse özel ceza yasalarında bilişim suçlarına ilişkin net tanımlamalar yer almamakla birlikte yukarıda yapılan tanımlama öğretide ve yargı kararlarında yer almaktadır.Yukarıda kısaca tarifi yapılan genel kabülle Bilişim Suçları olarak adlandırılan suç tipi hukukumuza ilk defa 765 sayılı Türk Ceza Kanununa Bilişim Alanında suçlar adlı Onbirinci Bap?ın eklenmesiyle 6.6.1991 tarihinde girmişti. 1.Haziran 2006 tarihinde yürülüğe giren 5237 sayılı yeni Ceza Kanunu da eski kanuna oranla daha kapsamlı hükümler getirerek Bilişim Suçları hakkında düzenlemeler yaptı.
Ana başlıklar halinde her iki Ceza Yasasının Bilişim Suçları hakkında düzenlemelerini karşılaştırdığımızda .
Öncelikle Eski Ceza Kanunumuz Bilişim suçlarını 525.maddeni a-b-c-d bentleriyle son derece özet ve ceza hukukuundaki kıyas yasağı da düşünüldüğünde son derece yetersiz ve yoruma açık düzenlemişken 5237 sayılı kanunda “Bilişim Alanında Suçlar”ı Onunucu Bölüm altında dört ayrı maddeyle daha kapsamlı düzenlenmiştir . Önceki Ceza Kanunumuz 525. maddede sadece Bilişim Suçlarını düzenlemişken yeni Ceza Kanunumuzun Bilişim Alanında Suçlar Başlıklı onuncu bölümüne Banka ve Kredi Kartlarına Karşı İşlenen Suçlara ve Tüzel Kişilerin Bilişim Suçları İşlemesine ilişkin maddeler eklenmiştir.
5237 sayılı yeni Ceza Kanunumuz Onuncu Bölümde Bilişim Alanında Suçları düzenlemekle kalmamış.Bundan ayrı olarak Başka başlık altındaki suçlarda da Bilişim Suçlarıyla ilgili düzenlemeler yapmış
– Madde 135 Kişisel Verilerin Kaydedilmesi Suçu
– Madde 136 Kişisel Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme ve Ele Geçirme Suçu
– Madde 138 Verileri Yok Etme Suçu
– Madde 163 Karşılıksız Yararlanma Suçu
Yine başka başlık altında düzenlenmekle bu suçların bilişim vasıtasıyla işlenmesi hallerini düzenlemiş
-Madde 124 Haberleşmenin Engellenmesi Suçu
-Madde 125 Hakaret Suçu
-Madde 132 Haberleşme Gizliliğinin İhlali Suçu
-Madde 133 Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kaydedilmesi Suçu
-Madde 226 Müstehcenlik Suçu
Bazı suçlarda da suçun Bilişim Yoluyla İşlenmesini suçun ağırlaştırıcı sebebi saymıştır.
-Madde 142 Hırsızlık
-Madde 158 Dolandırıcılık
Bilişim suçları alanında yeni TCK?da yapılan düzenlemelerle eski TCK`nın bilişim alanınına ilişkin düzenlemeleri karşılaştırıldığında bir başka göze çarpan nokta anılan fiileri işleyenler hakkında verilecek cezaların yeni TCK?da daha kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezalara yer verilmesidir. “Bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden değiştiren”..kişiler hakkında eski ceza yasasında iki yıldan altı yıla kadar hapis cezası verilebilirken yeni ceza yasamız bu fiileri işleyenler hakkında altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılabilmelerini öngörmüştür. Yeni Ceza kanunumuzun Bilişim Suçlarıyla ilgili düzenlemelerinde göze çarpan en büyük sıkıntı ” bilişim sistemi ” kavramının açıklanmamasıdır. Kanunun eski halinde adı geçen ” bilgileri otomatik olarak işleme tabi tutan “. ibaresi çıkarılmış ve yoruma açık bir düzenleme yapılmıştır. Bu durum mahkemelerin bu tip teknolojik düzenlemeleri dar olarak yorumlaması durumunda uygulamada sorun çıkarabilecektir.
Yeni Ceza Kanunumuzda Bilişim Sistemine Girme başlıklı 243 maddesinde eski ceza Kanunumuzdan farklı olarak suçun oluşabilmesi için sisteme girmek yeterlidir ayrıca sisteme girdikten sonra bir zararın oluşması veya haksız bir menfaat teminine gerek yoktur. Ayrıca yine eski kanundan farklı olarak zararın meydana gelmesi ağırlatıcı sebep olarak düzenlenmişir. Her iki düzenlemede Bilişim Suçlarına ilişkin yasanın ciddiyetini göstermek açısından sevindiricidir.
Şimdi kısaca 5237 sayılı yasada düzenlenen Bilişim Suçlarına kısaca bir gözatalım
1-) 5237 SAYILI YASANIN ONUNCU BÖLÜMÜNDEKİ BİLİŞİM ALANINDAKİ SUÇLAR
Bilişim sistemine girme :
MADDE 243. (1) Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren ve orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası verilir.
(2) Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir.
(3) Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Bu maddeyle hangi amaçla olursa bilişim sistemine girme fiili suç olarak tanımlanmıştır. Bilişim sisteminden maksat, VERİLERİ TOPLAYIP YERLEŞTİRDİKTEN SONRA BUNLARI OTOMATİK İŞLEMELERE TABİİ TUTMA OLANAĞINI VEREN MANYETİK SİSTEMLERDİR. Sisteme, doğal olarak, haksız ve kasten girilmiş olması bu suçun oluşması için yeterlidir. Ayrıca bir menfaat temini veya zarar meydana gelmesine gerek yoktur. Maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarında ise hafifletici ve ağırlaştırıcı sebeplerini düzenlemektedir. Re sen takibi yapılacak olan suçlardan olup ,takibi şikayete bağlı değildir .Sulh Ceza mahkemelerinin görev alanındaki suçlardandır.
Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme :
MADDE 244. (1) Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması hâlinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.
Bu maddeyle de Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleme,Bozma,Sisteme hukuka aykırı olarak veri yerleştirme, Sistemde var olan verileri başka bir yere gönderme,Sistemde varolan verileri erişilmez kılma,Verileri değiştirme ve yok etme fiilleri suç olarak tanımlanmaktadır. Özellikle teknolojik gelişmeler ve İnternet alanındaki hızlı ilerlemelerden sonra hukumuzdaki çok büyük eksikliği bu madde doldurmuştur. Üçüncü ve Dördüncü fıkralarda suçun ağırlaştırıcı ve hafifletici sebepleri bulunmaktadır. Re sen takibi yapılacak olan suçlardan olup ,takibi şikayete bağlı değildir .Asliye ceza mahkemelerinin görev alanındaki suçlardandır.
Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması :
MADDE 245. (1) Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası ve adlî para cezası ile cezalandırılır.
(2) Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Ceza Kanunun amaçlarından birinin her konuda meydana gelebilecek hukuka aykırılıkları yaptırımsız bırakmamak olarak düşünürsek bu madde günümüz ekonomik hayatının en çok kullanılan ensturumanlarından Kredi Kartlarına iklişkin suiistimalleri düzenlediği için çok önemlidir. Yalnız burada dikkkat edilmesi gereken nokta maddenin Kredi Kartlarına ilişkin her türlü kötüye kullanmayı değil , Kredi Kartlarına bilişim yoluyla müdahele edilmesini düzenlemesidir.İkinci fıkrada suçun ağırlaştırıcı sebebi düzenlenmektedir.Re sen takibi yapılacak olan suçlardan olup ,takibi şikayete bağlı değildir .Asliye ceza mahkemelerinin görev alanındaki suçlardandır.
Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması :
MADDE 246. (1) Bu bölümde yer alan suçların işlenmesi suretiyle yararına haksız menfaat sağlanan tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur
2-BAŞKA BAŞLIK ALTINDAKİ BİLİŞİM SUÇLARIYLA İLGİLİ DÜZENLEMELER
Kişisel verilerin kaydedilmesi :
MADDE 135. (1) Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kimseye altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Kişilerin siyasî, felsefî veya dinî görüşlerine, ırkî kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlâkî eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri kişisel veri olarak kaydeden kimse, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme :
MADDE 136. (1) Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Nitelikli hâller :
MADDE 137. (1) Yukarıdaki maddelerde tanımlanan suçların;
a) Kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle,
b) Belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle,
İşlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Verileri yok etmeme :
MADDE 138. (1) Kanunların belirlediği sürelerin geçmiş olmasına karşın verileri sistem içinde yok etmekle yükümlü olanlara görevlerini yerine getirmediklerinde altı aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir.
Yeni Ceza Kanunumuzun Özel Hayata ve Hayatın Gizli Alanına Karşı Suçlar başlıklı bölümünde düzenlenen Kişisel Verilerin kaydedilmesi, Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme, Verileri yok etmeme yeni ceza kanunumuzla hukukumuza giren suçlardandır . Madde gerekçesine bakıldığında gerçek kişi ile ilgili her türlü bilgi kişisel veri olarak kabul edilir şeklinde tanımlanmaktadır.Kişisel veriler günümüzde müşteri hizmetleri şirketleri, sigorta şirketleri, hastaneler, bankalar, büyük alışveriş merkezleri, ve bunun gibi kuruluşlar tararfından kayıt altına alınmaktadırmüşterilerine ait kişisel bilgi kayıtlarını tutmaktadırlar ve bu kayıtların sadece sınırlı olarak amacına uygun olarak kullanılması gerekmektedirir. Amaç dışı kullanım halinde veya üçüncü kişilerin yaralanmasına yada kullanılmasına sunulması halinde kişilerin hak kaybına veya zarara uğraması mümkündür. Bu nedenle bu kişilere ait bilgilerin amaç dışında hukuka aykırı olarak kayda alınması ve kullanılması suç olarak düzenlenmiştir.
Kanunumuzda yeni olan maddelerin uygulanmasında meydana gelecek en büyük problem”hukuka uygunluk” ölçütünün nasıl ve kim tarafından belirleneceğinin muğlak oluşudur. Maddelerin lafzında belirtilen hukuka aykırı olarak ibaresi açıklamaya muhtaçtır.
136.maddede ise kişisel verileri ister hukuka uygun olarak kaydedilmiş olsun isterse hukuka aykırı olarak kaydedilmiş olsun ,bu verileri başkalarına vermek yaymak veya ele geçirmek suç olarak öngörülmüştür.Bu maddede belirtilen suç Seçimlik hareketli bir suçtur. Seçimlik hareketin bir tanesinin yapılması yeterlidir. Seçimlik hareketin birden fazla olması veya hepsinin birden olması tek bir suç oluşturur.
137. madde suçun Ağırlaştırıcı Sebeplerini 138. Madde ise verileri yok etmeyi bağımsız bir suç olarak düzenlemiştir.
135,136 ve 137 maddedeki suçlar re sen takibi yapılacak olan suçlardan olup ,takibi şikayete bağlı değildir .Asliye ceza mahkemelerinin görev alanındaki suçlardandır.138. maddedeki suç ise yine re sen takibi yapılacak olan suçlardan olup ,takibi şikayete bağlı değildir ancak Sulh ceza mahkemelerinin görev alanındaki suçlardandır.
3- BAŞKA BAŞLIK ALTINDA DÜZENLENMEKLE BİRLİKTE BU SUÇLARIN BİLİŞİM SİSTEMLERİYLE İŞLENMESİ HALİNDE YAPILAN DÜZENLEMELER
Haberleşmenin engellenmesi :
MADDE 124. (1) Kişiler arasındaki haberleşmenin hukuka aykırı olarak engellenmesi hâlinde, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.
(2) Kamu kurumları arasındaki haberleşmeyi hukuka aykırı olarak engelleyen kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Her türlü basın ve yayın organının yayınının hukuka aykırı bir şekilde engellenmesi hâlinde, ikinci fıkra hükmüne göre cezaya hükmolunur.
Hakaret :
MADDE 125. (1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ya da yakıştırmalarda bulunmak veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilât ederek işlenmesi gerekir.
(2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.
Haberleşmenin gizliliğini ihlâl :
MADDE 132. (1) Kişiler arasındaki haberleşmenin gizliliğini ihlâl eden kimse, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu gizlilik ihlâli haberleşme içeriklerinin kaydı suretiyle gerçekleşirse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(2) Kişiler arasındaki haberleşme içeriklerini hukuka aykırı olarak ifşa eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Kendisiyle yapılan haberleşmelerin içeriğini diğer tarafın rızası olmaksızın alenen ifşa eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
(4) Kişiler arasındaki haberleşmelerin içeriğinin basın ve yayın yolu ile yayınlanması hâlinde, ceza yarı oranında artırılır.
Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması :
MADDE 133. (1) Kişiler arasındaki alenî olmayan konuşmaları, taraflardan herhangi birinin rızası olmaksızın bir aletle dinleyen veya bunları bir ses alma cihazı ile kaydeden kişi, iki aydan altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Katıldığı aleni olmayan bir söyleşiyi, diğer konuşanların rızası olmadan ses alma cihazı ile kayda alan kişi, altı aya kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
(3) Yukarıdaki fıkralarda yazılı fiillerden biri işlenerek elde edildiği bilinen bilgilerden yarar sağlayan veya bunları başkalarına veren veya diğer kişilerin bilgi edinmelerini temin eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis ve bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu konuşmaların basın ve yayın yoluyla yayınlanması hâlinde de, aynı cezaya hükmolunur.
Anlaşılacağı üzere bu gruptaki suçlar bağımsız birer suç olup ,suçun Bilişim Sistemleri marifetiyle işlenmesi sebebiyle bu çalışmada yer almış ve sadece ceza kanunumuzdaki madde metinleri verilmiştir.
4-BİLİŞİM YOLUYLA İŞLEMENİN SUÇUN AĞIRLAŞTIRCI SEBEBİ OLDUĞU HALLER
Nitelikli hırsızlık :
MADDE 142. (1) Hırsızlık suçunun;
(2) Suçun;
e) Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle, İşlenmesi hâlinde, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Suçun, bu fıkranın (b) bendinde belirtilen surette, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olan kimseye karşı işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte biri oranına kadar artırılır.
Nitelikli dolandırıcılık :
MADDE 158. (1) Dolandırıcılık suçunun;
f) Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle,
g) Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle,
İşlenmesi hâlinde, iki yıldan yedi yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur
Her iki suçta da suçun bilişim sistemleri aracılığıyla işlenmesi suçun ağırlatıcı sebebidir.
Kaynak: Bilisimhukuku.org
Türk Ceza Kanunu Ve Bilişim Suçları - Yorumlar
Yapılan Yorumlar
BENZER İÇERİKLERİlginizi çekebilecek diğer içerikler
Facebook Bilişim Suçları 19 Haziran 2011
Email Msn Facebook Hesabı Bilişim Suçları 19 Haziran 2011
Bilişim Teknolojileri 19 Haziran 2011
Bilişim Suçlarının Çeşitleri 19 Haziran 2011
SOSYAL MEDYADA BİZSitemizin sosyal medya hesapları
ÖNE ÇIKAN KATEGORİLER
FACEBOOK'TA BİZ
Hoşgeldiniz
kelebek.gen.tr – kelebek mirc - Tüm Hakları Saklıdır